Kağıt endüstrisinde kullanılan liflerin suyla reaksiyona girme eğilimi yüksektir, bu da selüloz liflerinin hidrofilik yapısından kaynaklanmaktadır. Elyafların su penetrasyonuna karşı dayanıklı hale getirilmesi işlemine “haşıl” adı verilir, bu işlem elyafların yüzeyini kimyasalların eklenmesiyle su geçirmez hale getirir. Kağıt yazdırma amacıyla kullanıldığında bu çok önemlidir çünkü bu işlem mürekkebin kağıdın yüzeyine yayılmasını veya kağıdın arkasına sızmasını önler.
Kağıt üzerinde haşıllama işlemi yapılmazsa tüylenme adı verilen sıvılar kağıdın yüzeyine yayılır.
Kullanıcının ihtiyacına göre kağıdı hidrofobik hale getiren AKD ve ASA gibi sentetik malzemelerin yanı sıra reçine, parafin mumları ve diğer mum bazlı solüsyonlar gibi çeşitli apreleme malzemeleri de mevcuttur.
İç boyutlandırma gereksinimleri aşağıdakileri içerir:
Haşıl maddesi kolayca bulunabilmeli ve stabil bir kimyasal bileşime sahip olmalıdır.
Haşıl malzemelerinin selüloz lifleri içerisinde iyi yayılabilmesi gerekmektedir.
Bu malzemeler terminalde iyi bir depolama kapasitesine sahip olmalıdır.
Bu malzemelerin molekülleri, hidrofobik kafalarının liflerin yan tarafına yerleştirilmemesi için süspansiyon çözeltisi içinde kendilerini iyi yönlendirebilmelidir.
Haşıl işleminin daha düşük maliyetle yapılabilmesi için bu malzemelerin optimum su iticilik kapasitesine sahip olması gerekir.
Bu malzemelerin kağıt üretim sürecinde olumsuz etkilere ve yan sorunlara neden olmaması gerekmektedir.
Kağıt boyutlandırma farklı şekillerde yapılabilir: iç boyutlandırma, yüzey boyutlandırma veya dış boyutlandırma. Genel olarak, asidik haşıllama (şap-rosin), nötr haşıllama ve alkali haşıllama olmak üzere üç tip dış haşıllama kullanılır.
İç haşıllamada hamura malzemeler katılarak karıştırılırken, dış haşıllamada kağıdın yüzeyindeki malzemeler kullanılır.
Asidik haşıllama (şap-reçine), daha ucuz ve güvenilir olması nedeniyle kağıt yapımında her zaman en popüler haşıllama işlemi olmuştur. Tabii ki, nötr prosesler (belirli reçine bileşiklerinin kullanımı) ve alkalin prosesler (ASA veya AKD kullanımı) son birkaç yılda güçlü bir şekilde yaygınlaşmaktadır. Asidik haşıllamadan nötr veya alkali haşıllamaya geçişin ardındaki en önemli faktör, özel niteliklere sahip kağıtlara duyulan ihtiyaç ve çevre sorunlarıdır.
Asit haşıllama işleminin zayıf yönleri arasında, kağıdın dayanıklılığına ve uzun ömürlülüğüne olumsuz etkisi, son birkaç on yıldır bu malzemenin kağıt endüstrisinde kullanımı artan kalsiyum karbonat kullanımının sınırlandırılması, makine ve ekipmanlarda korozyon olgusu ve kağıdın berraklığının azalması.
AKD’nin faydalarından bazıları şunlardır:
Daha az korozyon için ekipmanın ömrünü uzatmak
Kağıdın renk parlaklığını ve optik özelliklerini arttırma
Kağıdın dayanıklılığını artırın
Daha iyi drenaj nedeniyle araç hızı üzerinde olumlu etki
Kağıdın yüzey düzgünlüğünün iyileştirilmesi
AKD tüketiminin optimal bir noktası olduğunu ve tüketim miktarının bu noktanın üzerinde olması halinde kağıtta herhangi bir değişiklik meydana gelmeyeceğini, hatta kağıdın kalitesinde ters etki meydana gelmeyeceğini unutmayın.